Hintliler, omuriliğin ters çevrilmiş bir ağaca, saçların da bu ağacın köklerine benzediğini düşünür.
Meşhur yogilerden Yogananda, ağacın köklerinden beslenmesi gibi insanların da saçlarından enerji topladığını söyler. Buna göre saçlar ortamın enerjisini emerek saç köklerinden sinir sistemine iletir.
Bu manada uzun saçlara sahip olmak ortamın enerjisini daha yoğun çekmeye sebep olur. Hislerin kuvvetlenmesi ve çevreyle uyum adına bu iyi bir şey olsa da uzun süre stresli ortamlarda bulunulması durumunda uzun saçlar negatif enerjileri de vücuda daha yoğun iletir.
Saçları kestirmek kökleri tazelemek manasına gelir. Bu durum kişiyi çevresinin enerjisinden bir süre uzaklaştırmaya yarar. Belki de bu yüzden sıkıntılı anlarda saç kestirmenin iyi bir değişiklik olacağını düşünürüz.
Budist rahiplerin saçlarını kazımalarının ardındaki düşünce de çevreden kopmak ve kendi içine, maneviyatına dönmektir.
Dinin doğduğu coğrafyanın şartları veya saça yüklenen arzu uyandırabilecek anlamlardan başka İslam kültüründe saçların kapatılması uygulamasının ardındaki sebeplerden biri de bu olabilir. Günümüzde müslüman erkeklerin pek azı saçlarını kapatıyor ama namaz esnasında erkeklerin takke kullanımı da içe dönebilmek amaçlı olabilir diye düşünüyorum.
Bu bilgiler ışığında gündelik yaşamda stresli ortamlarda iken uzun saçlıların en azından saçlarını bağlamaları, topuz yapmaları faydalı olabilir. Güzel havalarda, neşeli ortamlarda saçları açık kullanmak iyidir. Çok bunaldıysak saçları kestirmek de içimizi tazeleyebilir.
0 yorum:
Yorum Gönder