Doğum haritasında her ev ve her gezegen bir şeyi temsil eder. Birkaç tane gezegen bir araya geldiğinde her gezegenin amacı tek evde toplanacaktır. Bu bir araya gelmiş gezegenler (stelyum) arasında en ileri dereceye sahip olan gezegen en baskın olanıdır. Kalan diğer gezegenler o baskın gezegene karşı çıkmak için kıyasıya rekabet edecektir. Bunu bir saksıya ekilmiş çok sayıda farklı özellikte bitkinin birbirlerinin yaşam alanlarını bozması gibi düşünebilirsiniz.
Bu kadar çok gezegenin rekabeti içsel olarak kişide çatışma yaratabilir. Kişi hangi gezegenin sesini dinleyeceğini şaşırıp birçok yola girip çıkabilir. En sonunda da bu iç çatışmaya son verip her şeyi kaderin eline teslim edebilir. Müthiş bir teslimiyet duygusuyla kendini maneviyata yöneltebilir. Bu kişiler için manevi tarafı doyuran meslekler ve uğraşlar daha yerinde seçimlerdir.
İlk paragrafta belirttiğim 1, 9, 10. evler dışındaki yerleşimler bu yogaya sebep olur dememin nedeni ise 1, 9 ve 10.evlerin çatışan gezegenleri kuvvetlendirmesi ve hepsinin bir şekilde başarılı olmasını sağlamasıdır. Bu evler dış dünyayla çok da alakalı olduğundan kişinin iç dünyasına odaklanmasını sağlamaz. Bu evlerdeki dörtlü kümeler kişiye maddi, somut, dünyevi başarılar verir. Diğer evlerdeki yerleşimlerinde ise tatmin maneviyattan gelir.
Sanyasa yogası elbette tek başına siyah ya da beyaz değildir. Maneviyatın yoğunluğu da değişebilir. Kimi kişilerde bu yerleşim kişiyi yoğun bir inzivaya, adeta budist bir rahip gibi dünya nimetlerinden uzak yaşamaya sevk ederken kimi kişilerde boş vakitlerini hayırsever çalışmalarda geçirme şeklinde seyredebilir. Bu ayırıma sebep olan şeylerden biri de 10.ev yöneticisi gezegeninin bu küme içinde yer alıp almadığıyla alakalıdır. 10.ev yöneticisi kümeye dahil değilse kişinin maneviyatı kuvvetlidir ama münzevi seviyesinde değildir. Aynı şekilde hem Ay hem de Güneş ikisi beraber bu kümede yer almıyorsa yine münzevilik azalır. 1.ev yöneticisinin kümede yer almayışı da münzeviliği azaltan bir diğer etkidir. Kişiyi dış dünyadan kopma noktasına getiren münzevilik için 4.veya 8.evlerdeki kümelenmeler gereklidir. Bu evlerdeki Ay Düğümleri bu kopuşu daha da destekler.
Sanyasa yogasının içinde hangi gezegenler olduğu önemlidir zira bazı yıllarda, bazı aylarda gökyüzünde uzun süren kümeler (stelyumlar) olur. O dönemde doğmuş herkesi münzevi bir hayat beklemez elbette. Örneğin 21 Nisan - 5 Mayıs 1981 döneminde gökyüzünde vedik sistemde Koç burcunda bir stelyum vardı. Vedik sistemde Tabii ki bu aralıkta doğmuş herkesin maneviyatının kuvvetli olduğunu söyleyemeyiz. Ama doğum saatlerine göre bu dönemde doğmuş kişilerin sanyasa yogasına sahip olma ihtimalleri diğer dönemlere oranla daha yüksektir. 3/4 Mayıs 1981 tarihlerinde bu stelyuma Ay da eklendi. Sanyasa ihtimalleri bu tarihlerde daha da artmıştır.
Sanyasa yogasına sahip kişiler manevi dünyanın peşine düşmeden önce gençlik yıllarını iç çatışmalarla, hedefsiz veya savruk geçirebilir. Arayışlarına kavuşmaları biraz zaman alabilir. 1981 Mayıs'ındaki stelyumu hemen hatırlamamın bir sebebi de haritalarını yorumlamamı isteyen kişiler arasında istatistiki olarak oldukça yüksek seyretmeleridir. Takdir edersiniz ki genellikle iç çatışmaları kişiyi astrolojiye veya yaşamının anlamını aramaya yönelik çabalara yöneltir.
Maneviyat diyince akla gelen ilk isimlerden olan Mevlana'nın doğum tarihi tam olarak bilinmese de bu konuda çeşitli iddialar var. 30 Eylül'de doğduğu bilinen Mevlana'nın doğum yılı için çoğu kaynak 1207 yılını işaret etse de ünlü edebiyat tarihçisi Abdülbaki Gölpınarlı 1207 yılının imkansızlığını düşünür. Mevlana'nın Semerkand'daki savaşın detaylarını anlattığı bir eserinde o işgal yılında 1207'ye göre henüz küçük bir çocuk olması gerektiği için bu kadar detayı bilmemesi gerektiğini iddia eder.
Mevlâna, Şems ile buluşmasına dair eserlerinde Şems’e “60 yaşımda yakaladın beni” demektedir. Şems’in Anadolu’ya gelişini 29 Kasım 1244 olarak alırsak Mevlâna’nın 1186’da doğmuş olması gerekmektedir. Çünkü Mevlâna’nın 60 yaşı Ay yılı hesabına göredir. 33 Hicri yıl 12 Miladi yıla eşit olduğuna göre Mevlâna Miladi olarak Şems ile buluştuğunda 58 yaşındadır. (1244-58=1186) [1]
Ben de astrolojik olarak 1186'nın daha doğru olduğuna inanıyorum zira 1186 yılının 30 Eylül'ünde de, neredeyse tüm Eylül ayı boyunca da gökyüzünde güçlü bir stelyum vardı. Stelyumun Terazi burcunda yerleşimi tam olarak da Mevlana'nın hayat döngülerine ve sevgi temalarına da oturmaktaydı.
Yukarıdaki harita gelişigüzel bir saat alınarak batı sisteminde hazırlanmıştır. Çok eski haritalarda ayanamsa ve takvim sistemi uyumsuzlukları olabildiği için bunu tercih ettim. Önemli olan kümelenmenin varlığıdır.
[1] Neşet Çağatay, “Mevlâna’nın Yazı Dili Neden Farsçadır”, Yirmi altı Bilim adamının Mevlana Üzerine Araştırmaları, Hz. Feyzi Halıcı, Ülkü Basımevi, Konya, 1983, s. 38.
yesimarpat@gmail.com
0 yorum:
Yorum Gönder